İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ve İran İslam Cumhuriyeti Atom Enerjisi Kurumu’nun İran'ın Barışçıl Nükleer Programı Hakkında Uluslararsı Atom enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu Tarafından Kabul Edilen Haksız Karara İlişkin Ortak Açıklama: Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEK) Yönetim Kurulu'nun üç Avrupa ülkesi ve Amerika’nın baskı ve ısrarlarıyla, üyelerin yaklaşık yarısının desteği olmamasına rağmen yaptığı toplantının son saatlerinde, İran'ın barışçıl nükleer programına ilişkin uzlaşmaya varılamayan bir karar onaylandı. İran'ın ilkeli politikası, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlemesi ve Kapsamlı Güvenlik Anlaşması kapsamında öngörülen hak ve yükümlülükler çerçevesinde Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile her zaman yapıcı etkileşime dayalı olmuştur. Bu politika doğrultusunda 14. Hükümet, kuruluşundan bu yana sorunların çözümü amacıyla Ajans ile işbirliğinin sürdürülmesi ve geliştirilmesini gündemine almıştır. Bu ilkeli yaklaşım çerçevesinde İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörünün Tahran'a yaptığı ziyareti memnuniyetle karşılamış ve bunun başarılı bir sonuç vermesi ve daha çok etkileşim için  gerekli planlamayı yapmıştır. Ajans Genel Direktörünün İran ziyareti, İran İslam Cumhuriyeti üst düzey yetkilileriyle yaptığı görüşmeler ve Şehit Dr. Alimohammadi ve Şehit Mühendis Ahmadi Roshan zenginleştirme komplekslerini ziyareti ve yapılan görüşmeler, İran ve Ajans arasındaki etkileşimlerin güçlendirilmesine dönük uygun bir zemin hazırlamıştır. Böyle bir durumda, Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) da dahil olmak üzere taahhütlerinden dönme ve taahhütlerine açıkça uymama konusunda uzun bir geçmişe sahip olan ve İran halkına karşı acımasız yaptırımlara ve yasadışı baskılara başvuran üç Avrupa ülkesi ve Amerika hükümeti, İran ve Ajans arasında oluşan yapıcı ortamın sürdürülmesine katkı sağlayacağı yerde  Ajans Genel Direktörünün ziyaretinin sonucunu dahi beklemeden Yönetim Kurulunda İran'a karşı çatışmacı ve haksız bir girşimle karar sunmuştur. Elbette bu karar, Yönetim Kurulu üyelerinin yarısının desteğini alamamıştır, ki bu durum kararın banilerinin siyasi ve yıkıcı yaklaşımına karşı olduklarını göstermektedir. Bu siyasallaştırılmış, gerçekçi olmaktan uzak ve yıkıcı yaklaşım, ortaya çıkan olumlu atmosferi ve anlayışları baltalamaktadır. İran ve Ajans’ın yapıcı etkileşim yolunda olduğu bir dönemde böyle bir girişim, üç Avrupa ülkesi ve Amerikan hükümetinin Ajans’ın  itibarını koruma iddialarında hiç de dürüst ve samimi olmadıklarını ve nükleer meseleyi, gayrimeşru amaçlarına ulaşmak için bir bahane olarak kullandıklarını açıkça ortaya koymaktadır. İran İslam Cumhuriyeti’nin yetkili makamları daha önce çeşitli düzeylerde yaptıkları açıklamalarda, her türlü karşı önlemin alınmasının ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu'nun gayri meşru ve siyasi amaçlar doğrultusunda kötüye kullanılmasının, İran'ın karşılıklı tepkisi ile karşılacağını dile getirmişlerdir.. İran'ın olası tepkisinin niteliği zaten önceden  Ajans'ın Genel Direktörüne  iletilmiştir. Dolayısıyla, İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı, çeşitli modellerde çok sayıda gelişmiş santrifüjün faaliyete geçirilmesi yönünde talimat yayınladı. Bu girişimlerin, ülke çıkarlarının korunması ve barışçıl nükleer endüstrinin mümkün olduğunca geliştirilmesi ve artan ulusal ihtiyaçlar doğrultusunda olduğu ve ülkenin Kapsamlı Güvenlik Anlaşması kapsamındaki  hak ve yükümlülüklerine uygun olarak yürütüldüğü açıktır. Öte yandan Ajans ile teknik ve güvenlik alanında işbirliği, geçişte olduğu gibi aynı şekildei devam edecek. Sonuç olarak, İran İslam Cumhuriyeti, uluslararası hukuk ilkeleri ve normlarına dayalı olarak tüm ilgili paydaşlarla yapıcı bir şekilde etkileşime hazır olduğunu yinelemektedir.İran, barışçıl ve yerli nükleer programını kararlılıkla ilerletirkenyüce İran halkının haklarını ve çıkarlarını koruma taahhüdünde kararlılığını sürdürmektedir.