Siyonizm, insanları felakete sürüklüyor
Anadolu Gençlik Derneği, Siyonist İsrail’in Filistin topraklarında yıllardır yaptığı zulme tepki göstermek için Dünya Kudüs Günü’nde onlarca Kudüs sevdalısını bir araya getirdi.
Anadolu Gençlik Derneği (AGD), her yıl Ramazan ayının son Cuması kutlanan “Dünya Kudüs Günü” dolayısıyla “Ümmetin Birlik ve Diriliş Günü” programını tertipledi. Kudüs sevdalılarını bir araya getiren programa yurt dışından misafirler de katıldı. Ankara Birikim Okulları’nda gerçekleşen programa, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı İlyas Tongüç, İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Farazmand, Pakistan Ankara Büyükelçi Müsteşarı Abdül Akbar ve Filistin Ankara Büyükelçi Müsteşarı Azmi Gaddera katıldı.
KANDİLLERİNE ZEYTİNYAĞI DAMLATMAK İÇİN BURADAYIZ
Programın açılışında konuşan AGD ve Milli Gençlik Vakfı (MGV) Genel Başkanı Salih Turhan, Mekke’den sonra yeryüzünün en eski şehri Kudüs için bir arada olduklarını belirterek, “Mescid-i Haram’dan sonra yeryüzünün en eski mabedi Mescid-i Aksa için bugün buradayız. Kudüs’ün geleceği de her Müslüman’ı kendi evinin, ailesinin, çocuklarının geleceği gibi yakından ilgilendirmektedir. Peygamber Efendimiz, ‘Mescid-i Aksa’ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamaz iseniz kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin’ buyurmuşlardır. Elbette burada zeytinyağı bir semboldür. Bize düşen tarih boyunca vahyin, tebliğin ve mücahedenin merkezi olmuş bir beldeye sahip çıkmak, oranın bir İslam şehri olması için her türlü desteği o topraklara vermektir. İşte biz bugün Mescid-i Aksa’nın kandillerine zeytinyağı damlatmak, Kudüs’ün semalarına dua göndermek, Filistinli kardeşlerimizin yüreklerine su serpmek için buradayız” dedi.
FİLİSTİN DAVASI DİMDİK AYAKTA
İran’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Farazmand, Filistin’de düşmanların ve Siyonist mihrakların Yüzyılın Anlaşması’nı devreye koyduğu hatırlatarak, “Ortadoğu’nun şu anki kargaşa ortamından yararlanarak Kudüs davasını bitirmeye çalışıyorlar. Küresel Siyonizm’in İslam ümmeti ve Filistin davası aleyhindeki komplolarından oluşan tehlikeli bir döneme girildi. Hal böyleyken bazı Müslüman devletlerin tefrika tellallığına soyunması ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kuruluş amacının temel felsefelerinden biri olan Filistin halkının meşru tüm haklarının geri alınması yerine Filistin işgalcileri ile uzlaşma yolunda adım atması esef verici bir durumdur. Biz bugün yüksek sesle Filistin davasının yaşadığını, dimdik ayakta olduğunu haykırıyoruz” diye konuştu.
AKBAR: BÖLÜNMELER İSRAİL’İN İŞİNE YARAR
Pakistan Ankara Büyükelçi Müsteşarı Abdül Akbar, Pakistan’ın Filistin halkıyla tam bir dayanışma içinde olduğunu vurgulayarak, “İşgal altındaki Filistin bölgelerinde kan dökülmesini durdurmak için uluslararası topluluk müdahalede bulunmalıdır. Filistin meselesini güçlü bir şekilde vurgulamak için Müslüman ümmeti arasında birlik olması gereklidir. Müslüman ümmetindeki bölünmeler sadece İsrail’in işine yarar” diye konuştu.
GADDERA: MÜSLÜMANLAR BİR ARAYA GELİRSE İSRAİL KORKAR
Filistin Ankara Büyükelçi Müsteşarı Azmi Gaddera, “Muhakkak Filistin davası bütün Müslümanların derdidir. Yüzyıldır bu Filistin davası devam etmektedir. İsraillilerin ilk işgali başlattıklarından bu yana 72 yıl geçti. Bundan dolayıdır ki böyle programların tertip edilmesi çok önemlidir. Mescid-i Aksa’daki mücadelemiz devam ediyor ve devam edecektir. İşgalci İsrail’in önümüzdeki dönemde Doğu Kudüs’e yönelik bir işgal girişimi olmayı planlıyor. İsrail’in korkutacak tek güç İslam Birliği’dir. Müslümanlar bir araya gelirse İsrail çekinir ve korkar” şeklinde konuştu.
“HERKES BU DÜZENDE MESUT YAŞAR”
saadet partisi YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk, “Filistin 1.400 yılık bir İslam ülkesidir. Hz. Ömer’in Kudüs’ü fethetmesinin ardından sadece 50 yıl bir haçlı işgalinde kalmıştır. Temel insan hakları Kur’an-ı Kerim’de bütün insanlar verilmiştir. İslam düzeninde kim olursa olsun temel insan hakları bütün insanlara verilmiştir. Dünya kısa bir ömürdür. Bu kısa ömür de Allah’ın emir ve yasaklarına uygun bir şekilde yaşanmalıdır. Ve bu İslam düzeni içinde herkes huzur ve barış içinde yaşar. Bu sadece İslam düzeninde vardır. Allah’ın düzeninde yaşama hakkı vardır. Mülkiyet hakkıdır. Irz ve namusun korunma hakkı vardır. Aklın ve inancın korunma hakkı vardır. Bu düzende herkes mesut olur. Tarih şahittir ki İslam insanlığı hep saadet getirmiştir” diye konuştu.
“SİYONİZM İNSANLARI FELAKETE SÜRÜKLÜYOR”
Siyonizm’in insanları felakete sürüklediğini dile getiren Asiltürk, “Siyonistler, 19 Haçlı Seferi’ni Batılıları aldatarak yaptırdılar. Batılı tarihçileri Kudüs’ün zulüm dönemini anlatırken 100 bin Müslüman’ın katlettiği aktarılıyor. Selahaddin Eyyübi Kudüs’ü fethettiğinde ise ‘Ben Hz. Ömer’in adaletine inanıyorum. Herkes serbest olacak’ dedi. Bunu da uyguladı. İslamiyet budur. Batı’nın zulmü karşısında bir araya gelmemiz lazım. Batı ancak güçten anlar. İslam Birliği’ni kurmamız gerekiyor. Kardeşler arasındaki sorunları düzeltmemiz lazım. İslam bir ilimdir. İslam ne diyorsa yapmamız gerekiyor. Batı düzenine göre hareket edemeyiz” değerlendirmesinde bulundu.