İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı'nın İslam Devrimi’nin ‎Büyük Önderi ve İran halkına yönelik seviyesiz ve diplomatik nezaketten uzak ‎tutumunu şiddetle kınamaktadır.‎ Bu açıklamalar ve etikten uzak, diplomatik teamüllere aykırı davranışlar yalnızca ‎Birleşmiş Milletler Şartı’nda yer alan “milletlerin kaderini tayin hakkı” ilkesine açık ‎bir aykırılık değil, aynı zamanda köklü bir uygarlığa sahip bir halka hakaret ‎anlamına gelmektedir. Bu tür ifadeler, bölgedeki ve dünyadaki yüz milyonlarca ‎Müslümanın duygularını incitmiştir.‎ Hiç kuşkusuz, İran’a ve İran halkının yanı sıra dünya Müslümanlarının saygı ‎duyduğu siyasi ve dini şahsiyetlere yönelik hakaret içeren zorba söylem ve ‎davranışlar, Amerika'nın dar görüşlü politikalarına karşı daha fazla nefret ‎doğurmakta; ayrıca, diyalog ve etkileşim arzusunda olduklarına dair iddialarının ‎daha da geçersiz olmasına neden olmaktadır.‎ İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Amerikalı yetkililere, hakaret içeren ‎söylemlerde bulunmak ve sık sık tutarsız tutumlar sergilemek yerine; İran'ın ‎barışçıl nükleer tesislerine yönelik yasa dışı saldırı ve İran halkına ve bölgeye karşı ‎Siyonist rejimin işlediği suçlara verdikleri destek gibi uluslararası hukukun ciddi bir ‎şekilde ihlallerine karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri gerektiği tavsiyesinde ‎bulunmaktadır.